Direklerarası, İstanbul’un Fatih ilçesinde, 1728-1729’da Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın yaptırdığı külliyenin bir parçası olan sütunlu çarşıya ve bu çarşının üzerinde bulunduğu caddeye verilen addır.
Direklerarası, caddeye doğru uzatılan revakların üzerinde durduğu mermer kaideler, caddenin iki yanını gezinmek, satış yapmak ve dinlenmek için ideal bir yer haline getirmiş, halk tipi eğlencenin merkezi olmuştur..
Müslüman halkın ibadet ve ziyaret için akın ettiği bölgenin, Şehzadebaşı, Fatih ve Süleymaniye Camileri arasında yer alması nedeniyle, özellikle ramazan aylarında toplumsal yaşam hareketliliği Direklerarası’nda en yüksek seviyeye ulaştırmış, sihirbazlar, akrobatlar ile Karagöz ve Hacivat kalabalığı eğlendirmiştir. Sonraki yıllarda, tiyatro ve sinemanın temelleri de burada atılmış. 1950’li yıllarda toplumsak cazibe merkezi Taksim’e kaydığından bölge cazibesini yitirmiştir. Seyirci bağından aldığı enerji ile Türkiye tiyatrosuna pozitif katkılar sağlayan topluluğumuz; günümüzde yıkılmış olan bu sütunların adlandırdığı köklerine referans ve toplumsal hafızada bir izlek oluşturmak amacıyla Direklerarası Seyircileri adını almıştır.